Makattan Kanama

Makattan Kanama

Makattan Kanama Ne Sıklıkta Olur?

Makattan kanama, veya alt sindirim sistemi kanaması, sindirim sistemi kanamalarının % 25’ini ve hastane yatış nedenlerinin % 1’ini oluşturur. Her 100,000 nüfusta 20-30 kişide görülürler.

Makattan Kanamanın Belirtileri Nelerdir?

  • Makattan damlama şeklinde kan gelmesi, sızıntı şeklinde kanama, tuvalet kağıdında kan belirlenmesi veya aktif kırmızı renkli kanama şeklinde olabilir.
  • Yaşlı ve kalp hastalığı olan hastalar makattan kanama nedeniyle kolaylıkla şoka girebilirler.
  • Bağırsağın divertiküler hastalığı ve anjiodisplazi gibi sorunların kadınlarda daha sık olması nedeniyle alt sindirim sistemi kanaması kadınlarda daha sık görülür.
  • Kalın bağırsağın makata yakın olan sol bölümünden kaynaklanan kanamalar açık ve parlak kırmızı renkli iken (hematoşezi), başlangıç bölümü olan kalın bağırsağın sağ yarısından kaynaklanan kanamalar bordo renk alır ve sıklıkla kansızlık ile belirti verirler. Mide ile onikiparmak bağırsağından kaynaklanan kanamalar ise siyah renkli (melena) görülürler.

 Makattan Kanama Hangi Nedenlerle Olur?

 Makattan Kanama İle Yaş İlişkisi Nasıldır?

  • 30 yaş altında: Meckel divertikülü, bağırsak polipleri ve iltihabi bağırsak hastalığı
  • 30-60 yaş arası: bağırsak divertikülü, iltihabi bağırsak hastalığı ve bağırsak kanseri
  • 60 yaş üzerinde: bağırsak divertikülü, bağırsak kanseri ve arterio-venöz malformasyonlar

Makattan Kanama Ne Sorun Yaratır?

Uzun dönemde küçük miktarlarda olursa veya bol miktarda ani kan gelirse, hastada kansızlık oluşturabilir ve halsizlik, bitkinlik ve nefes zorluğu gibi yakınmalara neden olabilirler. Özellikle, 65 yaş üzerindeki şiddetli makattan kanamalarında, % 10-20 oranında hastanın yaşamını yitirme riski mevcuttur.

Basur (Hemoroid) Kanamaları

50 yaş altındaki kişilerde en sık makattan kanama nedeni basur veya hemoroidlerdir. Hamilelik, sürekli kabızlık ve yanlış tuvalet alışkanlıkları nedeniyle 50 yaş civarındaki her iki kişiden birinde görülen basur veya hemoroid, makat bölgesindeki bağ doku, kas ve damar içeren yastıkçıkların sarkması olarak tanımlanır. Tuvalet kağıdında, tuvaletin haznesinde veya dışkı üzerinde parlak kırmızı renkli kan ve dışkılamada ağrı olabilir. Makattan kanama en sık hemoroid nedeniyle görülür.

 Bağırsağın Divertiküler Hastalığına Bağlı Kanamalar

  • Hastanın genel durumunu bozmayan kanamaların % 40’ından sorumludur. İltihaplanma (divertikülit) dışında, karın ağrısına neden olmazlar ve divertikülit varlığında kanama çok nadiren olur.
  • Hastaların % 70-80’inde şiddetli kanama olmaz ve % 25’inde ise tekrar kanama meydana gelir.
  • Kalın bağırsak divertiküllerinin % 75’i kalın bağırsağın sol yarısında yer alır, ancak; divertikül kanamalarının % 70’i kalın bağırsağın sağ yarısında yer alan divertiküllerden gelişir.
  • Aspirin, kan sulandırıcı ve ağrı kesici ilaçlar, kanama riskini arttırırlar.

Bağırsak Poliplerine Bağlı Kanamalar

Geniş serilerin incelenmesi sonucunda bağırsağın divertiküler hastalığının ardından % 20 sıklıkta kalın bağırsak polipleri ve kanserleri görülen nedenlerdir. Ayrıca, poliplerin alınması (polipektomi) işleminden sonra % 0.1-3 oranında kanama görülebilir.

Bağırsak Kanserine Bağlı Olan Kanamalar

Kanser 50 yaşın üzerindeki hastalardaki makattan kanama nedenlerinin % 10’undan sorumludur. Sıklıkla parlak kırmızı renkli kanama ile kendini belli eder.

Belirtileri

Dışkıda kan (parlak kırmızı veya koyu siyah) görülmesi, bağırsak alışkanlıklarında değişiklik; bir haftadan uzun süren kabızlık, ishal, dışkı çapının incelmesi, dışkının tam olarak boşalamama hissi, karın ağrıları, nedeni açıklanamayan kansızlık ve yorgunluk hissi ve nedeni olmayan kilo kaybıdır. Bağırsak kanserine bağlı olan kanamaların sadece % 3’ünde katran renkli dışkı (melena) olur.

Makattan Kanama Nedenleri Arasında Kanser Görülme Oranı Nedir?

Makattan kanaması olan hastaların ortalama % 3’ünde bağırsak kanseri saptanmıştır.

Anjiodisplazi Kanamaları

  • Küçük damar bozukluklarına bağlı kanamalardır, hastanın genel durumunu bozmayan kanamaların % 25’inden sorumludur.
  • Sindirim sisteminde en sık olarak görülen damar anomalisidir.
  • Yaşlı hastalarda görülürler ve 65 yaş üzerinde görülen alt sindirim sistemi kanamaları içinde ilk sırada yer alırlar.
  • Karın ağrısına neden olmazlar.
  • Tedavi edilmezlerse % 80 oranında tekrarlar.
  • Tedavisinde kolonoskopi ile yapılan endoskopik Argon plazma koagülasyon, yani ‘Argon lazer ile damarın yakılması işlemi’ gayet etkilidir.  

Makat Çatlağı (Anal Fissür) Kanamaları

Makatta çatlak yada tıbbi ifadesi ile ‘anal fissür’ anüs (makat) bölgesini örten deride ağrı, kanama ve kaşıntıya yol açan küçük bir yırtık veya çatlaktır.

Makat Fistülü (Anorektal Fistül) Kanamaları

Makat fistülleri (anorektal fistül), makat derisi ile bağırsak arasında olan tünel şeklinde bir irtibattır ve nadiren makat fistüllerine bağlı olarak makattan kanama görülebilir.

İltihabi Bağırsak Hastalığı Kolitine Bağlı Alt Sindirim Sistemi Kanamaları   

Ülseratif kolit ve Crohn hastalığına bağlı olarak alt sindirim sistemi kanamaları gelişebilir. Ülseratif kolit hastalarında makattan kan gelmesi % 50 ve Crohn hastalarında % 2 oranında görülür. Kanlı ishal, kramp şeklinde karın ağrısı, kilo kaybı ve ateş gibi belirtiler verir.

İskemik Kolit Kanamaları

Özellikle, yaşlı hastalarda kalın bağırsağın tüm bölümlerinde görülebilir. Ancak, ağırlıklı olarak, makata yakın olan kalın bağırsağın sol kısmını besleyen damarlarda oluşan tıkanıklık nedeniyle iyi kanlanmayan bağırsak bölümlerinde oluşan kanamalara ‘iskemik kolit’ kanamaları adı verilir. Karın ağrısı, tansiyon düşüklüğü ve kanlı ishal görülür. Genellikle, kendiliğinden düzelir, ancak tedavi edilmezse, kanlı ishal sıklıkla tekrarlar. Sıklık olarak, 100.000 nüfusta 5-45 kişide görülür. Hastaların büyük çoğunluğu 65 yaşın üzerinde olup, ritim bozukluğu (aritmi), trombofili (kandaki trombositlerin bozukluğu) gibi sorunları mevcuttur.

Radyasyon Koliti Kanamaları

Işın tedavisi (radyoterapi) uygulanan hastalarda gelişen alt sindirim sistemi kanamalardır. Radyasyonun bağırsakta yaratmış olduğu hasara bağlı olarak gelişirler. Işın tedavisi sırasında da olabilirken, genelde tedaviden sonraki bir yıl içinde görülürler. Damar kireçlenmesi (ateroskleroz) olan ve kemoterapi alan hastalarda daha sık olarak görülür.

Aspirin, Kan Sulandırıcı İlaç Ve Ağrı Kesici İlaçlara Bağlı Olan Kanamalar

Kan sulandırıcı ilaçlar, aspirin ve ağrı kesici ilaçların düşük dozlarda verilmesine rağmen bile yaşlı hastalarda bağırsakta oluşan hasar veya altta yatan bir sorunu ortaya çıkarmalarına bağlı olarak alt sindirim sistemi kanamaları görülebilir.

HİV Virüsüne Bağlı Olan Kanamalar

HİV virüsü taşıyıcılarında sitomegalovirüs koliti adı verilen bağırsak hasarı olur ve bu nedenle makattan kanama görülür. Ayrıca, HİV taşıyıcılarında sık görülen basur (hemoroid) ve makat çatlaklarından da (anal fissür) kanamalar olabilir.

Makattan Kanaması Olan Bir Kişinin Ne Yapması Gerekir?

Makattan kanama durumunda, hastalarımızın büyük bir çoğunluğu başlıca utanma duygusu nedeniyle, ya bir yakınından bilgi almakta, ya da internet, aktar veya eczaneye başvurarak gelişigüzel bir takviye veya ilaç almayı tercih etmektedirler. Bu durum, tanıda gecikmeye sebep olmakta ve altta yatan hastalığın çoğu zaman ilerlemesine neden olmaktadır. Bu nedenle makattan kanama varlığında; doğru davranış, konunun uzmanı olan bir Genel Cerraha (kolorektal cerrah) başvurmak olmalıdır.

Şiddetli Makattan Kanaması Olan Bir Hastada Doktorların Yaklaşımı Nasıl Olur?

1.Hastanın detaylı muayenesini takiben, kanamanın şiddeti anlaşılmaya çalışılır ve şiddetli olması halinde mide veya onikiparmak bağırsağından yani üst sindirim sisteminden gelip gelmediği anlaşılmaya çalışılır. Alt sindirim sistemi kanamalarının % 10’unun, üst sindirim sistemi kaynaklı olduğu bilinmektedir.

2.Bunun ardından, hastanın tansiyonu ve kan sayımı araştırılır ve bu değerlerde bir sorun görülmezse, kanamanın kaynağı anlaşılmaya çalışılır. Sıklıkla, hastaya serum ve bazen kan verilir.

3.Kanama kaynağının araştırılması: kolonoskopi (tanı değeri % 80), sintigrafi (tanı değeri % 70), anjiografi (tanı değeri % 65), bilgisayarlı tomografi ile anjiografi (BT anjiografi- tanı değeri % 65), enteroskopi (ince bağırsak endoskopisi), çift balon enteroskopi (tanı değeri % 60) veya kapsül endoskopisi (tanı değeri % 60) ile anlaşılabilir. Kanama yeri % 75 oranında kalın bağırsak, % 10 oranında mide ve onikiparmak bağırsağı (duodenum), % 10 oranında ince bağırsaktır ve % 5 oranında ise bilinmemektedir. Bu durumda olguların % 20’sinde endoskopik enjeksiyon (skleroterapi), yakma (koagülasyon, argon, heater probe) veya klipleme gibi girişimlerde kanama % 75 oranında durdurulabilir.

4.Kolonoskopinin; bağırsak hazırlığı gerektirmesi, deneyime gereksinim duyulması, bağırsağı delme riskinin olması ve düşük oranda olsa bile sakinleştiriciye bağlı hayati risk olması gibi eksiklikleri vardır. Anjiografi ise aktif kanama varlığında yararlıdır, ancak % 10 gibi pıhtı oluşumu (trombo-emboli) ve böbrek yetersizliği gibi komplikasyon olasılığı vardır.

5.Şiddetli kanamalarda, atar damar içine kanayan damarı durdurmak için Vazopressin verilebilir veya anjiografi yapılarak kanamayı durdurmak için pıhtı oluşturucu cisimler ile kanayan damar tıkanabilir. Embolizasyon olarak adlandırılan bu girişime bağlı olarak geçmişte bağırsağın o bölümünün atar damarı tıkandığından bağırsakta gangren (çürüme) meydana gelebiliyorken, günümüzde bu sorun küçük atardamarların tıkanabilmesi ile büyük ölçüde aşılmıştır.

6.Tüm bu olanaklara rağmen şiddetli alt sindirim sistemi kanaması olan hastaların % 20’sinde ameliyatla kalın bağırsağın belirli bir bölümünün alınması (kolektomi girişimi) gerekebilir.

Prof. Dr. Korhan TAVİLOĞLU
Proktoloji Uzmanı

 

 

 

Kaynaklar

 

  1. Karuppasamy K, Kapoor BS, Fidelman N, et al. ACR appropriateness criteria radiologic management of lower gastrointestinal tract bleeding: 2021 Update. J Am Coll Radiol 2021 May;18 (5S): S 139-S152. doi: 10.1016/j.jacr.2021.02.018.PMID: 33958109
  2. Paul J. Colonoscopic finding of patients with lower gastrointestinal bleeding at different age group in Eastern part of India – An Observational Study. Prague Med Rep 2020; 121 (1): 25-34.
  3. Tradi F, Mege D, Louis G, et al. [Emborrhoid:Rectal arteries embolization for hemorrhoid treatment]. Presse Med 2019 May 3. pii: S0755-4982(19)30172-1. doi: 10.1016/j.lpm.2019.04.011.
  4. Rutter CM, Inadomi JM. Follow-up of positive fecal test results: sooner is better, but how much better? JAMA 2017; 317 (16): 1627-1628.
  5. Soraya GV, Nguyen TC, Abeyrathne CD, et al. A label-free, quantitative fecal hemoglobin detection platform for colorectal cancer screening. Biosensors (Basel) 2017 May 5;7(2).
  6. Symonds EL, Cock C, Meng R, et al. Uptake of a colorectal cancer screening blood test in people with elevated risk for cancer who cannot or will not complete a faecal occult blood test. Eur J Cancer Prev 2017 Mar 31.
  7. Prakash R, Gupta D, Vashi P. Large bowel obstruction following endoscopic spray cryotherapy for palliation of rectal cancer bleeding. ACG Case Rep J 2017 May 10;4:e65.
  8. Bjerrum A, Andersen O, Fischer A, et al. Long-term risk of colorectal cancer after negative colonoscopy in a Danish gFOBT screening cohort. Int J Cancer 2017 Apr 30.
  9. Brown JP, Wooldrage K, Wright S, et al. High test positivity and low positive predictive value for colorectal cancer of continued faecal occult blood test screening after negative colonoscopy. J Med Screen 2017 Jan 1:969141317698501.
  10. Sandiford P, Buckley A, Robinson T, et al. A community laboratory drop-off option for bowel screening test kits increases participation rates: results from an interrupted time series analysis. J Public Health (Oxf) 2017 May 19:1-8.

Bu gönderiyi paylaş